Ahmet beni kız arkadaşıyla tanıştıracağını söylediğinde heyecanlanmıştım. Çünkü kankanın kız arkadaşıyla tanışmak demek geleneksel "kızın arkadaşlarından birinin de kankaya ayarlanması" muhabbetinin yapılması demekti.
Buluşmaya tam 1 saat vardı , ev arkadaşımdan çarptığım çakma Hugo Boss parfümü üzerime bocaladım. Dişlerimi fırçalamadan önce son bir sigara içip kendime geldim.
Özdemir Asaf', Can Yücel ve Kafka'dan birkaç aforizmayı da ezberledikten sonra evden çıktım. Bu kez hazırdım ; kankamın kız arkadaşı günün sonunda bana kız ayarlama sözü verecekti.
Buluşma yerine gittiğimde Ahmet ve Aslı oradaydılar. Birbirlerine sarılı bir şekilde oturuyorlardı , ortama şık bir giriş yapmam gerekliydi . "Şok olmalılar ; "şakacı seni" demeliler" düşünceleri içerisinde adım adım onlara doğru yürürken Ahmet beni fark etti ; parmağıyla Aslı'ya beni gösterdi. Aslı beni süzüyordu , omuzlarımı dikleştirdim, asla var olmayan fakat "olsa süper olur lan" dediğim hayali gamzemi çıkartmak için dudaklarımı iyice kastım. Elimi uzatmayı planlarken ellerimin terli olduğunu fark ettim ; adımlarımı yavaşlatıp ellerimi cebime sokup çıkardım.
Tanıştık.
İlk onbeş dakikada Ahmet beni Aslı'ya anlattı. Ahmet ne derse Aslı kahkahalar atıyordu , ben de gülümseyerek yeni çift olmanın gerekliliği olan "Biz birlikteyken çok ama çok eğleniyoruz" dakikalarına ortak oluyordum. Ahmet "Çok çapkındır bu haaa , dikkat ediceksin buna!" dediğinde sıra artık bendeydi.
"Yok ya...Bir noktadan sonra vazgeçmek olanaksızdır , erişilmesi gereken nokta da orasıdır" deyip boşluğa doğru baktım. Gözümün ucuyla da Aslı'ya baktım , sözden etkilenmemişti.
Ortamdaki 3-5 saniyelik sessizlikten sonra Aslı Ahmet'e " Ahmet Beyler nasıldır peki, o da çapkın mıdır?" diye sordu. "Ahmet aslında o kadar ..." derken ikisinin de beni dinlemediğini gördüm. Ahmet Aslı'nın burnuna değişik , sevgililere özgü hareketler yapıyordu. Aslı da dudaklarını sevgililere özgü şekillere sokuyordu.Birbirlerine sarılıp uzun uzun bakıştılar. Ahmet çay kaşığıyla Aslı'ya çay içirdi. Aslı da saçlarını dudaklarının üstüne atıp bıyık yaptı ; Ahmet buna çok güldü. Tabii ben de güldüm.
Yaklaşık 2 saat böyle geçti. Mekandan kalkıp Aslı'yı eve bıraktık. Geriye dönerken Ahmet "Kanka nasıl kız , onayladın mı?" diye sordu. "İyi kız abi..." dedim.
Ahmet başını aşağı - yukarı yaparak durumu onayladı.
Boşluğa bakıyordu.
Senin kıymetini öldüğünde anlayacaklar.O da en fazla yarım saatlik cenaze namazında...
YanıtlaSil:) Değerli hissettim kendimi...
YanıtlaSil